Taşlama tezgâhlarının bir asırlık çınarı: STUDER

Mesut Kul
Taşlama tezgâhlarının bir asırlık çınarı: STUDER

Studer Bölge Satış Müdürü Atilla Aydın’la bir söyleşi gerçekleştirdik. Atilla Bey firmaları ve sektör hakkında değerlendirmelerde bulunurken, taşlama işlemleri hakkında da pek çok ayrıntı bilgi sundu bizlere.

Studer Bölge Satış Müdürü Atilla Aydın

Firmanız ve faaliyet alanınız hakkında bilgi verir misiniz?

Studer firması 1912 yılında Bay Fritz Studer tarafından kurulmuş ve 106 yıllık geçmişi ve deneyimi ile tüm dünya pazarı için silindirik taşlama tezgâhları üretmektedir ve hem kalitede hem de satışta dünyada ve Türkiye’de bir numaradır. Hedefimiz toplam kalite hedefi ile kullanıcılarımıza yüksek hassasiyeti sunmaktır.

Studer Türkiye, olarak sektöre sunmuş olduğunuz ürünler ve hizmetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Piyasaya arz etmiş olduğumuz çeşitli model ve özelliklerdeki tezgâhlarımız, mikron hassasiyeti içeren sektörlerde büyük bir beğeni ve takdirle çalışmaktadır. Studer 400 mm boy ve 200 mm captan, 1600mm boy ve 550 mm çap arasında işlem yapabilen taslama tezgâhları üretmektedir, portföyümüzde iç ve dış silindirik tezgâhları olduğu gibi, silindirik olmayan üçgen, altıgen, kare ve eksantrik parçaları taşlayabilen tezgâhlar üretmektedir. Ayrıca Kombi işleme merkezi olarak tabir ettiğimiz, hem sert tornalama yapıp hem de iç ve dış taşlama yapan tezgâhlarımız da mevcuttur. Studer’in bağlı olduğu United Grinding Group, taşlama konusunda çok geniş bir yelpazede ürünler sunmaktadır. Satıh ve profil taşlamada Jung&Blohm&Magerle ile, Kam ve Krank taşlama konusunda Schaudt ile, Puntasız taşlamada ise Mikrosa markası ile kullanıcılara hizmet sunmaktadır.

Türkiye temsilcimiz Form Makina satış ve servis ekibi ile her zaman kullanıcılarımızın yanında olup UGG bayrağını Türkiye’de başarıyla dalgalandırmaktadır.

Metal yüzeyleri taşlama işlemi çoğunlukla ne amaçla yapılır? Taşlama çeşitleri nelerdir?

Taşlama işlemi yüksek çap hassasiyeti, geometrik hassasiyet ve hassas yüzey pürüzlülüğü gerektiren durumlarda yapılmaktadır. Bir örnek vermemiz gerekirse, iç içe geçmiş bir şekilde çalışan hidrolik ve pnömatik parçaların imalatında yoğun şekilde kullanılmaktadır.

Taşlama çeşitleri, silindirik taşlama, form taşlama, satıh ve profil taşlama, puntasız taşlama, takım bileme, dik taşlama olarak ayrıştırılabilir. Biz Studer olarak silindirik iç/dış ve profil taşlama konularında hizmet vermekteyiz.

Taşlama tezgâhının seçiminde en çok nelere dikkat edilmelidir?

Bence dikkat edilmesi gereken ilk konu tezgâhın satın alınmadan ve karar verilmeden mutlaka ve mutlaka çalışırken görülmesi ve satın alınılması düşünülen opsiyonların test edilmesidir. Alıcı karar aşamasında çok büyük yanlışlıklar yapıp sadece fiyata ve indirim oranına bakmaktadır. Aslında bakılması gereken, tezgâhın göstereceği performans, hassasiyet ve verimliliktir; maalesef bu konular atlanıyor. Diğer bir taraftan tezgâhı aldığınız firmanın, satmış olduğu tezgâhı çok iyi tanıması ve yeterli eğitimi verebilmesi çok önemlidir. Yeterli eğitim verilmediğinde tezgâhlar verimli olarak çalışmamaktadır. Biz sadece bu yüzden üç adet teknisyenimizle satış sonrasi destek veriyoruz.

Atilla Bey, tezgâh seçiminde dikkat edilmesi gereken pek çok husus paylaştı bizlerle.

Hangi taşlama prosesleri /malzeme türleri için ne tür taşlama taşları tercih edilmeli?

Taşlama taşı seçimi çok kritik bir konudur ve tezgâh performansını direkt olarak etkiler. Taş seçiminde tezgâh imalatçısının önerileri dikkate alınmalıdır. Genel olarak kum taşlar kullanılmakla beraber, karbür kesici imalatında elmas, yüksek talaş kaldırmada yüksek serilerde CBN taşlar tercih edilmektedir. Elmas ve CBN taşlar kullanılacak ise tezgâha bazı opsiyonların eklenmesi gerekmektedir (döner bileme elmas ve yüksek çevrim hızına sahip taş spindeli).

Kum taşlar, malzeme cinsine göre tutucu ve kum yapısı itibariyle farklılık gösterir. Genel olarak farklı kum sayısı ve tutucusuna sahip olan alüminyum oksit taşlar kullanılmaktadır.

Taşlama tezgâhlarını kullanırken en yüksek verimi almak için dikkat edilmesi gereken etkenler hangileridir? 

Taşlama tam bir zincirdir ve zincirin halkaları sağlam olmak zorundadır! Taşlama sadece taş ve tezgâh demek değildir, bu yüzden teknik altyapısı sağlam olan firmalarla çalışılmalı ve önerileri dikkate alınmalıdır. Düzgün bir taşlama işlemi yapabilmek için, iyi bir tezgâh, işlenecek malzemeye göre seçilmiş taşlama taşı, taşlama esnasında açığa çıkan ısıyı elimine edip parçayı iyi soğutan, çıkan talaşı iyi taşıyan bir soğutmasuyu emülsiyonu, taş ile uyumlu bir elmas, sağlam bir know-how ve operatör eğitimi gibi bileşenlerin bir arada olması zorunludur.

Studer’i sektördeki rakiplerinden ayıran başlıca özellikler nelerdir?

Bu soruya şöyle cevap vermek istiyorum: Studer’in kalite olarak rakibi yoktur! Studer’i diğer imalatçılardan ayıran ilk özelliği mantalitesi ve vizyonudur. Firma toplam kalite yönetimi ile imalat yapmakta ve imalat aşamasındaki kriterlere çok fazla önem vermektedir. Studer dünyada ilk ve tek olarak mineral granitan döküm gövdeli taşlama tezgâhı üretmektedir ki, bu mineral gövde yüksek hassasiyetlere ulaşmada başrolü oynamaktadır. Eğer kullanıcı hassasiyet, süreklilik ve estetik bir tezgâh istiyorsa adres Studer`dir. Biz her zaman 7/24 tezgâhımızın arkasındayız. Türkiye‘de yerleşik üç adet servis teknisyeni ve yaklaşık 10 kişilik satış grubu ile müşterilerimize destek oluyoruz. Sadece bu nedenlerden dolayı Studer bir tercih sebebidir.

Taşlama tezgâhı ve çözümlerinde en yeni teknolojik gelişmeler ve firmanızın sektöre sunduğu yenilikler hakkında bilgi alabilir miyiz?

Studer, taşlamanın öncüsü ve duayenidir. Taşlama teknolojisi için çok fazla yenilik yapılmış olup, yenilikler yapılmaya devam edilmektedir. Son üç yıldır Zürich Teknik Üniversitesi ve GF firması ile ortak yürütülen çalışmalarda Wire Dress adı verilen ve şimdiye kadar yapılmamış olan erozyon (EDM) yöntemi ile elmas taşlara profil verme ve bileme sistemi geliştirilmiştir! Wire Dress, metal alaşımlı Elmas Taşlara çok hassas bir şekilde ve hızlı olarak profil verebilmektedir. Bu konuya bir sonraki sayıda daha geniş bir şekilde yer vereceğiz.

Türkiye’de sektörün durumunu değerlendirir misiniz? Sektörün gelişiminin önündeki engelleri ve bu engelleri aşmak için sizin önerilerinizi öğrenebilir miyiz? 

Türkiye’deki imalat sanayii hızlı bir şekilde ilerlemektedir. Yıllar önce sadece döküm yapıp gönderen ülkemiz sanayii artık dökümü veya ham malzemeyi işleyip yarı mamul ya da montaja hazır mamul olarak ihraç etmektedir. Ülkemize giren yüksek teknoloji ürünü CNC tezgâhlarının sayısı artmakta olup, bunun yanı sıra Çin ve Tayvan menşeli CNC ya da NC tezgâhların sayısı inanılmaz boyuttadır. CNC ithalatında kontrol tedbirleri artırılmalıdır çünkü CE‘siz ve ikinci el tezgâhların yurda girişi aşırı şekilde artmakta olup, çok yakında yurdumuz tezgâh mezarlığı haline gelecektir.

Ankara’da düzenlemiş olduğunuz Open House’a sektörün ilgisi nasıldı? Hangi makinalarınız hakkında sunum yaptınız, bilgi alabilir miyiz?

Ankara Open House‘da favoritCNC tezgâhımızı sergiledik. Buradaki ziyaretçi profili çok değişken olmakla birlikte ağırlıklı olarak havacılık ve savunma sanayii ağırlıklıydı. Kendi yerimiz olduğu için iki gün boyunca taşlama teknolojisi hakkında seminerler verdik. Seminerler ertesinde katılımcılardan aldığımız geri dönüşümler bizi son derece mutlu etmiştir.

Firmanız ve sektörünüz açısından 2018 yılı değerlendirmelerinizi ve 2019 yılıyla ilgili beklenti ve hedeflerinizle ilgili bilgi alabilir miyiz?

2018 yılının, genel seçim ve bir dolu negatif effekt yüzünden Studer açısından başarılı bir şekilde geçtigi söylenemez. Bölgemize verilmiş olan satış hedeflerine ulaşabilmiş değiliz ve önümüzdeki günler de son derece karanlık. Kapasite kullanım oranı düşüyor. Sanayicinin, elindeki tezgâhların kapasitesini dolduramazken yeni yatırım yapması olası gözükmüyor.  

2019 yılını değerlendirmeye çalışırsak, bölge ve komşularımızdaki savaş ve ekonomik ambargolar Türkiye nin ihraç rakamlarını aşağıya doğru çekmekte! Buna bağlı olarak kapasite kullanım oranı da düşmekte. Her iki negatif durum birleşince de imalatçının yatırım yapma oranı düşmektedir. Son beş yıla baktığımızda tüm Kuzey Afrika ülkeleri, Ortadoğu ve Rusya bölgesi hem siyasi hem de ekonomik olarak çöküştedir. Bu çöküş durumu Türkiye‘yi maalesef ve maalesef çok kötü etkilemekte. İhracatçılarımızın ihraç rakamları trajik olarak düşmektedir. Euro ve dolar paritesine hiç girmek dahi istemiyorum.

Ekim ayı başında yapılacak olan MAKTEK Fuarı, yatırımcının tepkisini ortaya koyacaktır. Açıkça söylemek gerekirse, katılımcı oranı ve ziyaretçi sayısı düşük olacaktır. Ben olaylara kendi bakış açımdan baktım ve böyle değerlendiriyorum. Umarım ben gelişmeleri yanlış gözlemlemiş olurum ve MAKTEK Fuarı çok iyi ge.er. İnanın yanılmış olmayı canı yürekten istiyorum.

Türkiye sanayisine emek veren tüm arkadaşlarımıza başarılar diliyorum.

Yazarı Paylaş
Yorum Yap